Bu Blogda Arayın

19 Mart 2017 Pazar

Kiraz Festivali

Yarımca  1968’de belediye olmuş bir belde, 
biz gittiğimizde ise henüz 4 yıllık genç bir belediyeydi.

Ama ne yer! Bildiğin cennet, yeşillik, bağ, bahçe, ayva, muşmula, kirazlar,  dağlarında ağıllar, kuzular koyunlar, denizinde balıklar, KİT.lerin yöreye taşıdığı insanlar, paralelindeki kurumlar, faaliyetler. Sevmesen de feyz aldığın uygarlık kırıntıları ve efsane başkan Hüseyin Avni Şirin! 68’ler solunun belediyecilik anlayışı ve şimdi (2003-2017-xxx) zehir gibi görülen oluşumlar, etkinlikler, ilişkiler. Yaşayan bilir.


1976 yılında buraya Açık Hava Tiyatrosu yapıldı. Her yıl Kiraz Festivali düzenleniyor, festival zamanı davet edilen konuk ülke toplulukları şahane gösteriler yapıyorlar, hatta İstanbul Festivali’ne gelen gruplar bir gece için buraya da uğruyorlardı. Yaz tatilinde bize gelen kuzenlerim, akrabalar, misafirlerimizi de alarak mutlaka akşamları gidiyoruz, SSCB, Bulgaristan, Romanya, Macaristan gibi ülkelerden gelen ekipleri izleyip mest oluyoruz. 

Sadece bunlar mı, Yılmaz Güney’in filmleri falan oynuyor YOL, SÜRÜ hep buralarda izlendi ailemizce. Yine Susuz Yaz, Kara Çarşaflı Gelin gibi sosyal içerikli filmleri de gördük. Hatta filmlerin oyuncuları davet ediliyorlar, filmin başında onlarla kısa sohbetler ediliyor. Yaşar Kemal dahi gelip halkla bütünleşiyor, böyle bir durum! Taşranın muhteşemliği, büyükşehirlerde yaşayamayacağınız şahanelikler. Ben Lüküs Hayat’ı bile ilk kez o festivalde izledim. Uzatmayayım. Her yıl yapılan bu etkinlikte çok güzel anlarımız ve anılarımız oldu ama ülkenin temellerinin dinamitleneceği o karanlık 1980’e doğru ilerlerken ülkede esen pis rüzgar festivali de etkiledi. ANARŞİ. 

Anarşi adı altında dinci-sağcı akımın tüm kurumları ele geçireceği o karanlık günler yaklaşırken, kalabalık yerler hiç rahat bırakılmıyordu. Birkaç defa oldu ama aldırmadık, korkmadık ama bir akşam gösterinin sonuna doğru, tiyatronun en üst basamaklarına konuşlanmış satılmış ajanlar, taş yağmuruna tuttu izleyicileri. Çoluk çocuğuyla eğlenmeye gelen halka saldırdılar. 

Ertesi sene festival yapılmadı. Ondan sonra da ihtilal oldu zaten.
İhtilalden sonra da festival yapıldı, biraz içerik değişse de (ki zaten arada bir SAĞCI mola vermişti başkanlık) güzeldi elbet. Ben 1985’den sonrasını bilmiyorum.


Bildiğim; içime kaçan gomonist kanın merkezi tiyatronun şimdilerde harabe gibi göründüğü ve heryerinin döküldüğü! Çok üzücü. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder